|
Göksun Çevresinde Ermeni SaldırılarıErmenilerin en eski isyan merkezlerinden biri Zeytun’da çıkan isyanın ilki 1895 yılında meydana geldi ve yakın çevresindeki bütün yerleşimleri etkiledi. Ermeniler 1895’te Maraş bölgesinde isyan ederek Andırına saldırdı. Sayıları 800 olan Ermeni eşkıyası 14 Kasım 1895 Perşembe günü Geben Köyü’nü bastı, burada 5 evi yaktı ve birçok Müslüman halkı da katletti. 15 Kasım Cuma günü ise 2.500 eşkıya Göksun’a hücum etti. Ancak Göksun’dan yardım amacıyla Zeytun’a doğru ilerleyen asker tarafından, eşkıyanın saldırısı etkisiz hale getirildi. Ermenilerin herhangi bir saldırıda bulunarak yakma ve yağmalama hareketlerine fırsat verilmedi. 16 Kasım’da Çukurhisar’da eşkıya 8 kişiyi şehit etti ve 15 kişiyi yaraladı. Bunun üzerine asayiş ve güvenliği sağlamak amacıyla Çukurhisar’a asker gönderildi. 16 Kasım’da Andırın isyancılar tarafından tekrar yakılarak yağmalandı. Andırın ve Zeytun arasındaki bölgede Ermeniler, Türkleri katletmeye devam ettiler. Gelişen isyan karşısında cesaretini kaybetmeyen kumandan ve askerler, iki hafta içinde Zeytun problemini çözmek için derhal harekete geçtiler. Yetkililer güvenliği yeniden sağlamak amacıyla Zeytun’a yeteri kadar asker gönderdi. 21 Kasım 1895 Cuma günü 800 Ermeni eşkıyası Göksun’un Değirmendere köyünde toplanarak buradaki insanlara hakaretlerde bulunduktan sonra Göksun’a hücum ederek nahiyeyi kuşattılar Bunun üzerine Maraş ve Kayseri’den askeri kuvvet talep edildi. Göksun nahiyesinin tehdit altında bulunduğunu haber alan civar illerden buraya derhal askeri birlikler gönderildi ve nahiyenin muhafazası için gerekli tedbirler alındı. Zeytun eşkıyasından 50 kadar Ermeni, Göksun’a bağlı Kisi, Havayiş ve Alma Köyleri civarında belli stratejik noktalarda mevzi aldı. Bu siperlere 20 Aralık 1895 tarihinde yapılan hücum üzerine silahlı çatışmada 17 Ermeni eşkıyası ölü olarak ele geçirildi. Firar edenler takip edildi ve eşkıyanın barındığı iki adet hücre bulundu. Ölü olarak ele geçirilen eşkıyanın yanında bulunan kapsüllü tunç ile birkaç kıyye kükürt Maraş’a getirildi. Firar eden eşkıyanın başka bir yere zarar vermeden yakalanmasına çalışıldı. Zeytun isyanına katılan bir Ermeni, ailesiyle beraber Göksun’a firar ederken yolda yakalandı ve 25 Aralık 1895 Çarşamba gecesi Miralay Ali Bey’e götürüldü. Sorgulaması yapılan Ermeni çok korkmuştu. Bu nedenle sorgulaması yapılan bu Ermeni’den tatmin edici cevap alınamadı. Maraş bölgesi kumandanlığına atanan Mustafa Remzi Paşa 27 Ekim 1895 tarihinde Maraş’a geldi ve Maraş’ta hızla işe başlayarak Zeytun Ermenilerinin isyanını bastırmak için derhal harekete geçti. Kendisine bağlanan Adana sancağı Kumandanı Miralay Ali Bey komutasında ki orduyu Adana, Andırın ve Göksun yoluyla sefere çıkardı. Zeytunlu Ermeni eşkıyası, 1896 yılının Ocak ayı başlarında Tanır, Döngel ve Çukurhisar köylerini basarak halkın mallarını yağmaladıktan sonra evlerini yaktı. Eşkıyanın bu zulmünden kaçarak kurtulan 750 kişi Göksun’a geldi. Buraya gelen insanların geçimlerini sağlamaları mümkün değildi. Çünkü malları yağmalanmış ve evleri yakılmıştı. Mevsimin kış olması dolayısıyla Göksun’un her tarafı karla kaplıydı ve bunların başka bir yere nakli de mümkün değildi. Çok zor durumda kalan bu insanlara Osmanlı Devleti, 10 Şubat 1896’da, geçimini sağlamak amacıyla Askere verilen zahirenin yanı sıra Göksun ambarında bulunan diğer hububattan verdi. Muhtaç olanların büyüklerine günlük 300 dirhem (1 dirhem: 3.027 gram) ve küçüklerine yarımşar ekmek dağıtıldı. Böylece bu insanlar Devlet tarafından, aç kalmaktan ve soğukta donmaktan kurtarıldı. Eğer Göksun’a kaçmasalardı 750 Türkün tamamı Ermeni eşkıyası tarafından ya kurşunlanarak öldürülecekti, ya da açlık ve soğuğa maruz kalarak yok olacaklardı. Göksun’a sığınan Türkleri takip eden Zeytun Ermeni eşkıyası intikam almak amacıyla burayı Şubat 1896’da yaktı. Göksun eşkıya tarafından yakılınca 5000 insan soğukta ve açıkta aç ve perişan bir şekilde kaldı. Bunların içinde gayrimüslim olanlar da vardı. Açıkta kalan bu insanlara Maraş’tan giyecek ve yiyecek gibi malzemeler gönderildi. Yapılan yardımlar ihtiyaç sahiplerine İane Komisyonu tarafından dağıtıldı. Zeytun eşkıyasının 15 Mart 1896’da çıkardığı isyan Ethem Paşa tarafından bastırıldı. İsyanın bastırılması sırasında Zeytun kazasına bağlı Fırnız, Adraş, Andırın kazasına bağlı Geben ve Yenicekale’de bulunan Ermenilerin evleri yakıldı, mal ve eşyaları telef oldu. Perişan bir şekilde bulunan bu Ermeni eşkıyalarının, yabancı eşkıyalar tarafından teşvik edilse bile isyan edecek güçleri kalmadı. Buna rağmen Ethem Paşa, Elbistan’da iki, Göksun ve Andırın’da birer, Yenicekale’de bir ve Maraş’ta iki tabur asker bulundurulmasını önerdi. Ayrıca Zeytun ve Elbistan yolu üzerinde bulunan Ericek ile Göksun Hamidiye köprülerinde bulunan karakollarda asker bulundurulmasını tavsiye etti. Ethem Paşa isyana katılan ve bunları destekleyen Ermenilerin ellerinde bulunan martin, vincister, şinaydır ve Alman yapımı mavzer markalı silahları toplattı ve vermeyenleri de ağır bir şekilde cezalandırdı. Silah toplama sırasında Müslümanların ellerinde silah olmadığını, bunların elinde çakmaklı ve kapsüllü tüfek ve tabanca olduğunu gördü. İsyanda kendilerini savunamayan Müslümanlar çok mağdur olmuştu. Buna rağmen Ehem Paşa, isyanda mağdur olan Müslümanlarla birlikte Ermenilere de yardım edilmesini ve suçluların ise af edilmelerini istedi. İÇERİĞİ PAYLAŞIN |